Yağmura susayan ve çatlayan, toprak gibi,
Bir bahar güneşini bekleyen, yaprak gibi,
Sana öyle muhtacım ve seni, çok özledim.
Kuşların, yuvasına döndüğü akşam gibi,
Güneşin, gurub olup yandığı akşam gibi,
Yanıp, tutuşuyorum ve seni, çok özledim.
Bülbüller güle hasret, güller bülbüle gibi,
Pervane mum misâli, yanan kandile gibi,
Ben, sana dönüyorum ve seni, çok özledim.
Irmaklar, denizlere kavuştuğu an gibi,
Allah’ı zikir için okunan, ezan gibi,
Ben, seni çağrıyorum ve seni, çok özledim.
Zemheri kıştan sonra beklenen, bir yaz gibi,
Ellerde nağmelerle okşanan, bir saz gibi,
Sesini duyuyorum ve seni, çok özledim.
Ne olur, yolumu sor, kapımı bir daha çal.
Ne olur, bir daha gel, gitme ve benimle kal.
Sana yalvarıyorum ve seni, çok özledim...